Edebiyatçılarımız arasında uzun yıllarını hapishanelerde siyasî mahkûm olarak geçirenlerden biri de, ünlü romancımız Kemal Tahir (1910-1973)’dir. O, Anadolu insanı hakkındaki bütün bilgi ve izlenimlerini bu uzun mahkûmiyet döneminde edinmiştir. Bu yüzden hapishaneler ve orada yaşayan insanlar, onun birçok eserinde merkezî bir rol oynamıştır. Onun Malatya Cezaevi gözlemlerine dayanan Karılar Koğuşu adlı romanı, Malatya Cezaevi’nin kadınlar koğuşunun iç yüzünü ortaya koyduğu gibi yazarın kadına bakışını vermesi açısından da önemli bir romandır. Biz bu çalışmamızda, bu romanda ele alınan toplumun, hapishane hayatının ve kadın mahkûmların sosyo-psikolojik analizini yapmaya çalışacağız.
Prisons and imprisonment is a common theme in almost all Kemal Tahir’s novels especially that of Esir Şehrin Mahpusu (The Prisoner of the Enslaved City), Rahmet Yolları Kesti (The Rain Blocked the Roads), Kurt Kanunu (The Wolf’s Law), Namusçular (Fort the Sake of Honor), and Karılar Koğuşu (The Women’s Ward). Karılar Koğuşu, which will be analysed in this article, is published after Kemal Tahir’s death from his almost complete novel notes from the twelve years he spent in prison, and concerned mainly with the prison life, the justice system and i
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.