1930’lu yıllarda Kemalizmin pratikten teoriye doğru dönüştürülmesi sürecinde Kadro Dergisi’nin kritik bir rolü bulunmaktadır. İki dünya savaşı arası süreçte dergi, Kemalizmin başta dış politika olmak üzere ekonomi ve toplumsal politikalarda bağımsız ve özgün bir teori olabilmesinin yollarını aramıştır. Bu süreç dergiyi, kapitalizmi temsil eden Batılı devletler ve sosyalizmi temsil eden SSCB’den bağımsız bir arayışa doğru sürüklemiştir. 1930’lu yıllarda “Üçüncü Yol” olarak tarif edilen ve dönemin acil ihtiyaçlarına çözüm olmaya çalışan yeni yönelim Kemalizmin 1930’lu yıllarda “devletçi”, “otoriter” ancak ekonomide yüzü sosyalizme dönük bir modelin içine yerleşmesini sağlamıştır. Kadro’nun dönemin iktidarının gölgesi altında ortaya koyduğu bu ilkelerin devletçi ve otoriter yönü Kemalizmin ilgili dönemde Kıta Avrupası’nda yükselen faşizmle benzerlik kurulmasını sağlamıştır. Derginin politik yönelimdeki devletçi yöne karşılık olarak ekonomide 1930’lu yılların ruhunu yansıtan ve üstü örtülü bir sosyalist ekonomi öneren Kadro, iktidar içinde Celal Bayar ile İsmet İnönü arasında yaşanan mücadelenin tarafı haline gelecek ve Atatürk’ün kısa vadeli tercihlerinde mağlup olacaktır. Kadro’nun bizzat Atatürk tarafından kapatılması dergi ile Atatürk arasındaki görüş farklılığı olarak yorumlanmıştır. Bu çalışma Atatürk ile Kadro arasındaki ilişkilerin yapılan genel yorumlara uygun olup olmadığını mevcut bulgular ışığında tartışmaya açmayı amaçlamaktadır.
In the 1930s, the Kadro Magazine played a critical role in the transformation of Kemalism from practice to theory. During the Inter-war Period, The Journal sought ways for Kemalism to become an independent and unique theory in economy and social policies, especially in foreign policy. This process led the magazine towards a search for independence from Western states representing capitalism and the USSR representing socialism. The new orientation, which was described as the “Third Way” in the 1930s and sought to be a solution to the urgent needs of the period, enabled Kemalism to settle into a model of “statist”, “authoritarian” but facing socialism in the economy in the 1930s. The statist and authoritarian aspect of these principles, which the Kadro put forward under the shadow of the power of the period, ensured that Kemalism was similar to the fascism that was rising in continental Europe in the relevant period. In response to the statist direction in the political direction of the magazine, the Kadro that reflects the spirit of the 1930s and proposes a veiled socialist economy, will become the side of the struggle between Celal Bayar and Ismet Inönü in power and will be defeated in Atatürk's short-term preferences. The closure of the magazine by Atatürk himself has been interpreted as a difference of opinion between the magazine and Atatürk. This study aims to discuss whether the relations between Atatürk and the Kadro are in line with the general comments made in light of the current findings.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.