Çin, 1970’lerin sonunda reform dönemine girdiğinden beri özellikle ekonomik büyüme oranları ve dışa açılma performansı ile göze çarpan bir ekonomik başarı kaydetmiştir. Böylece bölgesel ve küresel güç ilişkilerinde önemli bir konuma sahip olmuştur. Bu ekonomik başarının çözemediği sosyoekonomik sorunlar arasında farklı türlerde eşitsizlikler bulunmaktadır. Kalkınma kavramının sadece makroekonomik göstergelerdeki iyileşmeyle açıklanamayacağı tartışmaları dikkate alındığında Çin’deki gelir eşitsizliği, kent-kır açıklığı, bölgesel eşitsizlikler, eğitim ve sağlık alanındaki eşitsizliklerin incelenmesi önem kazanmaktadır. Bu yazının odak noktasında, kırsal alanların gelişmişlik düzeyinde kentlerin gerisinde kalması sonucu ortaya çıkan eşitsizlikler anlamında kent-kır açıklığı yer almaktadır. Çin reform döneminin başında kırsal kalkınmaya önem verilmiştir. Komün sisteminin kaldırılmasıyla tarımsal verimlilik arttırılmış ve yerel yönetimlerle kolektif olarak oluşturulmuş olan Köy ve Kasaba İşletmeleri sayesinde hem kırsal endüstrileşme gerçekleşmiştir hem de kırsal alanlarda tarım dışı gelir olanağı ortaya çıkmıştır. Öte yandan dışa açılma politikası ilerledikçe kırsal kalkınma üzerindeki vurgu yerini kent yanlı politikalara bırakmıştır. Sonuç olarak kentler, gelişmişlik düzeyinde kırsal alanlarla karşılaştırıldığında hükümetten aldıkları destekler ve özel sektörden ve yabancılardan aldıkları yatırımlar sonucu çok daha öndedir. Bölgesel eşitsizlikler gibi farklı eşitsizlik türleriyle ilişkili olan bu durum, gelir düzeyi ile ortaya çıktığı gibi eğitim ve sağlık alanlarındaki eşitsizlikler ile de kendini göstermektedir. Çin hükümetinin 1990’ların sonundan itibaren kent-kır açıklığı sorununu çözmek için aldığı önlemler ve uyguladığı programların bu anlamda başarılı olduğunu iddia etmek zor görünmektedir.
Since China entered the reform period at the end of the 1970s, it recorded an incredible economic success with especially high economic growth rates and notable performance of opening up. Consequently, it gained an important position in regional and global power relations. Different types of inequalities have been the problems which could have not been solved by this economic success. As discussions that the concept of development cannot be explained by only improving macroeconomic indicators are taken into consideration, it gains importance to analyze different types of inequalities in China such as income inequality, urban-rural gap, regional inequalities, inequalities in education and health. This paper focuses on urban-rural gap meaning the inqualities which have stemmed from the fact that rural areas have lagged behind urban areas in development. At the beginning of China’s reform period, the priority was given to rural development. Agricultural efficiency increased as the commune system was abolished and collectively-owned with local governments Township and Village Enterprises both promoted rural industrilization and raised opportunity of non-agricultural income. On the other hand, as the open-door policy progressed, the emphasis on rural development was replaced by urban biased policies. Consequently, when urban areas which are compared to rural areas in development level, with the supports of the government and investments of the private sector and foreign investors, have got ahead. This fact which has been related to diferent types of inequalities such as regional inequalities, would be realized through education and health inequalities as well as income level. It is difficult to claim that measures and programs implemented by the Chinese government since the end of the 1990s to solve the problem of urban-rural gap have been successful.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.