Özelikle son iki yüzyıl, toplumun önünde giden ve toplum mühendisi rolünü üstlenmiş, bu bağlamda toplumuna ve insanlığa iyi yaşam modelleri açıklayan/gösteren entelektüel ve sosyal bilimcilerin, önlerinde büyük bir hızla seyreden toplumsal olayları izledikleri ve izlenimleri ışığında toplumsal projeler hazırladıkları bir dönem oldu. Projelerin çoğunluğunun hedefini ise homojen bir toplumsal yapı ve bu yapıda siyasi iradeyi temsil eden ulus-devlet oluşturdu. Ancak bugün, ulus-devlet ölçeğinde model üreten bir düşünür veya sosyal bilimcinin, dünküne oranla daha da fazla ve yoğun olmak üzere hem ulus-devlet, hem de ulus-devlet üstü ve altı ölçeklerde düşünmesi gerekiyor; tikel ile evrenseli, yerel ile küreseli aynı zamanda dikkate alan bir genel “okuma”dan çoktan seçmeli bir sonuç çıkarması gerekiyor. Bu çabayı gösterirken de zamanın giderek artan akış hızını gözden kaçırmamak zorunda. Zira ulaşım araçlarının ve kitle iletişim araçlarının son derece geliştiği, hızlandığı ve ucuzladığı bu zaman diliminde zaman çok hızlı akmaktadır. Her şeyin hızlı değiştiği bir ortam toplumsal yapıları da temelinden sarsmakta hatta onları da değişime maruz bırakmaktadır. Tikel ile evrensel, yerel ile küresel iç içe girmektedir. Bu durum esasında başlangıcı ve bitişi belli olan mozaik bir yapının, sınırları belirsiz iç içe geçmiş, nerede başlayıp bittiği belli olmayan bir ebruya dönmesidir. Toplumsal türdeşliği öncelemiş ulus-devletler de önemli değişiklikler geçirmektedir. Günümüz siyasal arenasını ulustan geniş devletler ve devletten geniş uluslar egemen olmuş bulunuyor. Yaşanan tüm bu değişimler ve bu bağlamda çokkültürlülük politikalarının niteliği bu makalenin temel konusunu oluşturmaktadır. Küreselleşme olarak isimlendirilen oluşumlar/değişimler sürecinde, uyum politikalarının ulaştığı son aşama olarak çokkültürlülük politikalarının değerlendirmesini yapmak ve bu politikanın esas olarak vitrinini değil, arka planını/mağaza kısmını görmeye çalışmak makale bağlamında yürütülen entelektüel amacı teşkil ediyor. Bunu gerçekleştirebilmek için ulusallıktan ve küreselleşmeden başlanacaktır; çünkü olayların ve olguların düğümlendiği yer orasıdır.

Especially the last two centuries have been a period in which intellectual and social scientists, who have taken the role of a social engineer and who have explained / show good life models to society and humanity, have been watching social events and preparing social projects in the light of their impressions. The goal of the majority of the projects was the homogeneous social structure and the nation-state, which represented political will in this structure. But today, a thinker or social scientist who produces a nation-state scale model needs to think at both nation-state and supra-state and sub-state scales, even more and more intensely than before; It needs to draw a multiple choice conclusion from a general “reading” that takes into account the particular and the universal, the local and the global at the same time. While making this effort, it should not be overlooked by the increasing flow rate of time. Because time flows very fast in this time period where transportation vehicles and mass media develop, accelerate and cheap. An environment where everything changes rapidly undermines social structures and even exposes them to change. It is intertwined with particular as universal, local and global. This is basically a mosaic structure, the beginning and end of which is obvious, that is turned into an ebru, whose boundaries are intertwined, where it does not start and end. Nation-states that prioritize social homogeneity also undergo important changes. Large states from the nation and large nations from the state have dominated the current political arena. All these changes and the nature of multicultural policies in this context constitute the main subject of this article. In the process of formations / changes named as globalization, evaluating multicultural policies as the last stage of harmonization policies and trying to see the background / store part of this policy is not the main showcase of this policy, but it is the intellectual aim carried out within the context of the article. To achieve this, it will start from nationality and globalization; because that is where the events and facts are knotted.