İşletmelerin pazalama politikalarının temelini teşkil eden ticaret denkleminde, ürettikleri mal ve hizmeti sunma ve kabul ettirmede tüketici ile karşı karşıya kalmaktadır. Bu yüzden, özellikle kabul görme açısından tüketici çok önemli bir değişkendir. Ayrıca, bu denklemde mal somut ve hizmet ise soyut kavramlar olmasına rağmen, düşünen bir varlık olan tüketicinin karar verme, pazarlık, tercih ve kabulü sayesinde, ancak alış-veriş mümkün hale gelebilecektir. Diğer bir ifade ile bir insan olan tüketicinin herhangi bir alış-veriş işleminde; bilerek ya da bilmeyerek duygu, düşünce ve davranışları etki yaratabilecektir. Bu durum kaydadeğer bir biçimde dikkate alındığında, günümüzde gelişmiş ekonomilerin ticaret sistemlerini, tüketici merkezli duruma getirmektedir. Dolayısı ile bu sistematik içinde tüketicinin korunması için birçok yasal ve idari düzenleme yapılmaktadır. Aslına bakılacak olursa, bu değişkenlerden haklarının korunması ve garanti edilmesi bakımından zayıf durumda olan tüketicidir. Türk Ticaret Kanununda, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda, cayma hakkı, ayıplı mal ile hizmette ve tüketici sözleşmelerinde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Aynı kanuna, tüketici yönünden bakıldığında, tüketici lehine getirilmiş olan cayma hükümlerinin yerindeliğine yönelik kuşku bulunmamaktadır. Bu görüşlere dayanılarak çalışmanın amacı; peşin ve hazırlar arasındaki ticari olmayan satışlarda, var olan cayma hakkı ve olabilirliğinin daha da geliştirilmesine yöneliktir. Alana katkısı ise çalışmanın önemine işaret etmektedir. Ayrıca, olması gereken hukuk tartışması bakımından, bu çalışmada, peşin ve hazırlar arasında ticari olmayan satışlarda da cayma hakkı getirilmesine yönelik bir öneride bulunulacaktır.
In the trade equation that constitutes the basis of marketing policies, businesses face the consumer in offering and making the goods and services they produce accepted. Therefore, the consumer is a very important variable, especially in terms of acceptance. In addition, although goods are concrete and service is an abstract concept in this equation, shopping will become possible thanks to the decision-making, bargaining, preference and acceptance of the consumer as a thinking entity. In other words, in any shopping transaction of a human consumer; knowingly or unknowingly feelings, thoughts and behaviors will be able to make an impact. When this situation is taken into consideration in a significant way, it makes today's trading systems of developed economies consumer-centric. Therefore, many legal and administrative regulations are made for the protection of the consumer within this system. As a matter of fact, it is the consumer who is weak in terms of protecting and guaranteeing their rights from these variables. In the Turkish Commercial Code, the Law on the Protection of the Consumer, the right of withdrawal is regulated in detail in the service with defective goods and consumer contracts. When the same law is analyzed from the consumer point of view, there is no doubt about the validity of the withdrawal provisions brought in favor of the consumer. Based on these opinions, the aim of the study is; it is aimed at further developing the existing right and possibility of withdrawal in non-commercial sales between cash and preparations. Its contribution to the field indicates the importance of the study. In addition, in terms of the legal debate, in this study, a proposal will be made to introduce the right of withdrawal in non-commercial sales between cash and preparations.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.