Kentleşme ve endüstrileşme ile birlikte çevresel değerlerin, sürdürülebilir enerji kaynaklarının korunmasının zorlaşması nedeni ile ortaya çıkan çevre hareketleri; boyutu küresel ısınmaya varan kirliliğe, ormanların yok edilmesine, tüm canlıların hayatının tehdit eden olumsuz çevresel etmenlere dikkat çekmek, kamuyou oluşturmak ve sorunlar için çözüm geliştirmek amacındadır. Bu amaçlara ulaşmak için partiler bazında örgütlenme, çevrecilerin geliştirdiği yöntemlerden biridir. Batıda 1970’lere, Türkiye’de 1988 yılına rastlayan çevreci partileşme, gönüllü kuruluşların çalışmalarının yetersizliğinden dolayı, bir baskı mekanizması görmek niyetiyle ortaya çıkmıştır. Türkiye’de Yeşiller partisi adı ile kurulan bu oluşum, inişli çıkışlı bir seyir izlemiştir. Son olarak 2012 yılında Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi olarak çevre hareketlerine ve bu hareketlerin yanı sıra yeni toplumsal hareketler perspektifinde kadın, LGBTİ, gençlik, çocuk, engelli, hayvan hakları savunucularının da mücadelelerine sahip çıkmayı amaç edinmiştir. Tüm toplumsal hareketlerde olduğu gibi, çevresel hareketlerin de duyuruma ihtiyacı vardır. Doğası gereği toplumsal hareketlerin sistem karşısında olması, ana akım medya tarafından temsilinde sorun oluşturmaktadır. Bu sebeple gerek organizasyon yapısı, amaçları, gerekse içeriği bakımından ana akım medyadan farklılaşan ve işlevi karşıt kamular oluşturmak olan alternatif medyadan faydalanılır. Bu çalışmada, Yeşil Gazete üzerinden, siyasallaşan çevre hareketlerinin alternatif medya ile olan ilişkisi değerlendirilecektir. Bunun için öncelikle siyasallaşan çevre hareketleri, alternatif medya ilişkisi literatür taraması yapılarak irdelenmiştir. Daha sonra Yeşil Gazete’nin organizasyon yapısı, amaçları, yayın politikası ile ilgili gazetenin Nükleer haberler editörü Pınar Demircan ile gerçekleştirilen yapılandırılmış görüşmeden elde edilen bilgiler aktarılmıştır. Son olarak ise, içerik çözümlemesi yapılarak, Yeşil Gazete’de çevre sorunlarına ve siyasallaşan çevre hareketlerine ne kadar yer verildiği tespit edilmiştir. Ayrıca ana akım medya-Yeşil Gazete karşılaştırılması da yapılarak alternatif medyanın farkları ortaya konmak istenmiştir. Sonuç olarak, Yeşil Gazete’nin organizasyon yapısı, amaçları ve içeriği ile alternatif medya olma özelliğini gösterdiği tespit edilmiştir. Böylece örneklemeli betimsel bir araştırma yapılarak alternatif medya ve çevre hareketleri üzerine bir değerlendirme gerçekleştirilmiştir.
Environmental movements evaluated within the framework of new social movements have become important due to the difficulty in protecting environmental values as a result of urbanization and industrialization. It is clear that the movements manifest themselves in parallel with the scientific developments experienced by modernization and the increasing environmental pollution as a result of industrialization. However, the period in which environmental movements are socially considered as part of a team is the 1968 period. While activism comes alive with this period, the environment also gains a place among the prominent themes. In fact, from the beginning of the 1970s, a party-based organization also manifests itself. UK is a pioneer in organizing environmentalist movements at the level of parties. In the Western countries after the UK, the emergence of environmentalist movements as a political party has occurred in the 1980s. Turkey is caught in the same movement in this period. In Turkey where the first environmentalist movements started with the protest of local environmental problems by the public, Yeşiller Party was established in 1988. For the solution of environmental problems after the 1950s in Turkey, the party, which shows that the efforts of the voluntary organizations are insufficient as a reason for its establishment, has displayed a dissenting attitude. However, it did not succeed and he followed a spotty progress.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.