Bu çalışma, klasik Türk edebiyatının en önemli biyografik kaynaklarından biri olan Latîfî Tezkiresi’ni şairlerin kişilik özellikleri bağlamında incelemektedir. 16. yüzyılda kaleme alınan bu eser, yalnızca şairlerin edebî kudretlerini değil, onların ahlâkî, toplumsal ve manevi niteliklerini de yansıtmaktadır. Çalışmada Latîfî’nin toplam 334 şairden 111’i hakkında kişiliklerine dair yaptığı tespitler tematik kategorilere ayrılarak incelenmiştir. Bu bağlamda beş temel kişilik kategorisi belirlenmiştir: dinî-tasavvufî ve manevî kimlik, zekâ ve aklî yetkinlik, ahlâkî değerler ve zarafet, neşelilik ve sosyal ilişkiler, liderlik, adalet ve cesaret. Latîfî, sûfî şairleri takva ve zühd ehli olarak tanımlarken; zekâsı ve hazırcevaplığıyla öne çıkan şairleri de toplumun düşünsel önderleri şeklinde tasvir etmiştir. Ahlâk ve zarafet ise şairin sosyal hayattaki konumunu belirleyen bir değer ölçütü olarak sunulmuş, neşeli ve hoşsohbet şairler toplumsal meclislerin önemli figürleri olarak değerlendirilmiştir. Liderlik, adalet ve cesaret ise özellikle devlet adamı veya asker kökenli şairlerde öne çıkan özelliklerdir. Çalışmanın sonucunda Latîfî’nin biyografik yaklaşımının, Osmanlı toplumunda şairin yalnızca edebî kudretiyle değil, aynı zamanda kişilik bütünlüğüyle de değerlendirildiği tespit edilmiştir. Böylece Latîfî Tezkiresi hem biyografi geleneği hem de kişilik tarihi açısından önemli bir kaynak olarak öne çıkmaktadır.
This study examines Latîfî’s Tezkire, one of the most significant biographical sources of classical Turkish literature, in terms of the personality traits of poets. Written in the 16th century, the work reflects not only the literary power of poets but also their moral, social, and spiritual qualities. In this research, Latîfî’s descriptions of 111 poets (out of a total of 334) were analyzed and classified into thematic categories. Five major personality categories were identified: religious-mystical and spiritual identity, intellectual capacity and wit, moral values and elegance, sociability and cheerfulness, and leadership, justice, and courage. Latîfî portrayed Sufi poets as paragons of piety and asceticism, while poets distinguished by intellect and quick wit were presented as intellectual leaders of society. Moral integrity and refinement were highlighted as essential values shaping the poet’s social position, while cheerful and witty poets were described as central figures in cultural gatherings. Leadership, justice, and bravery, on the other hand, were particularly emphasized in poets who were statesmen or of military background. The study concludes that Latîfî’s biographical perspective demonstrates how Ottoman society evaluated poets not only by their literary talent but also by their personal integrity. Thus, Latîfî’s Tezkire emerges as a crucial source for both biographical tradition and the history of personality in Ottoman culture.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.