Hitap, seslenme demektir. Hitap etme yani seslenme, karakterle ilgili bir olgudur. Hitap etme, sadece seslenenin karakterini değil; aynı zamanda seslenilenin de karakterini yansıtır. Günlük yaşantıda bu böyle olduğu gibi edebiyatta da böyledir. Elbette seslenme, edebiyatta günlük yaşamda olduğundan daha bir estetik ve daha bir sanatlıdır. Muhataba hitap ederken onun konumu göz ardı edilemez. Bir yöneticiye sesleniş ile sevgiliye sesleniş aynı olmadığı gibi ilâha seslenişle bir şeyhe sesleniş de aynı olmayacaktır. En azından aynı olmamalıdır. Seslenirken karşıdaki kişinin duygu ve düşünce durumunun yanında ona karşı beslenen duygu ve düşünceler ile ondan beklenenler de etkilidir. Bu husus, edebiyatta neredeyse şiirin ve belki düzyazının tümüne yansır. Muhataba sunulan kasideler, bunun en belirgin örneği olmasına rağmen bütün unsurlarıyla bestelenmiş bir şarkı konumunda olan şiir, genel anlamda biçim ve içerik unsurları ekseninde bu durumu yansıtır. Aynı zamanda bir tezkire yazarı olan Sehî Bey, kime nasıl hitap edeceğini en iyi bilen şairlerden olmalıdır. Bu bağlamda onun Dîvân’ında yer edinen hitaplar dikkati çekmiştir. Bu doğrultudaSehî Bey Dîvânı, başlangıcından sonuna özenle ve eksiksizce taranmış, ilgili eserde yer edinen hitaplar, açıklamalı örneklerle tespit edilmiştir. Bu eksende bir klasik Türk şair ve yazarının ufkundan ilmî nezaket bağlamlı söylemler, ortaya konmuştur. Böylelikle klasik Türk edebiyatı metinlerinin irdelenmesine ilişkin bir hatırlatma daha yapılmıştır.
Address means to call out. Addressing, that is, calling out, is a phenomenon related to character. Addressing, not only the character of the addressee; it also reflects the character of the addressee. This is true in daily life, as well as in literature. Certainly; addressing is more aesthetic and more artistic in literature than it is in daily life. When addressing the addressee, his position cannot be ignored. Just as calling out to a manager is not the same as addressing a lover; calling to a god and calling to a sheikh will not be the same. At least it shouldn't be the same. While calling out, besides the emotional and thought state of the other person; the feelings and thoughts fed against him and what is expected from him are also effective. This point is reflected in almost all poetry and perhaps prose in literature. Although the odes presented to the addressee are the most obvious examples of this; the poem, which is in the position of a song composed with all its elements, reflects this situation on the axis of form and content elements in general. Sehî Bey, who is also a tezkire writer, must be one of the poets who knows best how to address whom. In this context, the addresses in his Dîvân attracted attention. In this direction; Sehî Bey's Dîvân has been carefully and completely scanned from the beginning to the end, and the addresses in the related work have been identified with explanatory examples. On this axis; discourses in the context of scientific courtesy from the horizon of a classical Turkish poet and writer have been revealed. Thus another reminder was made regarding the examination of classical Turkish literature texts.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.