Daniel Kehlmann’ın “Gitmeliydin” ve Hakan Bıçakcı’nın “Boş Zaman” Adlı Eserlerinde Ana Figürlerin Gitme Arzusu ve Tekinsizlik Hissi

Author:

Number of pages:
2631-2657
Language:
Türkçe
Year-Number:
2021-Volume 16 Issue 4

Tekinsizlik hissi, genel olarak kişinin kendini güvende hissetmediği, kendisine yabancı gelen, kendisini korkutan ve tedirginliğe sürükleyen, anlamlandıramadığı sıra dışı görüntülerin ve tecrübelerin eşlik ettiği bir duyguyla şekillenen ruh hâlini ifade eder. Normal şartlarda gerçek yaşamda meydana gelemeyecek tecrübelerin olağanüstü şekilde gerçekleşmesinin tekinsiz hisse neden olabilmesinin yanı sıra özel olarak tekinsizlik özelliği atfedilemeyecek ama kişide ruhsal olarak tekinsiz hissi meydana getiren tecrübeler de yaşanabilir ve bu tür tekinsiz tecrübelerin nedenleri özel olarak söz konusu kişinin zihniyle ve ruh hâliyle ilişkilendirilebilir. Bu nedenle tekinsizliğin ne olduğu ya da kişilerde nelerin tekinsiz hisse neden olacağı konularında kesin sınırlar çizilmemektedir. Tekinsizlik edebî eserlerde de kurgu içerisinde karşımıza çıkar. Bu makalede ele aldığımız eserlerde de tekinsizlik, ana figürlerin zihinsel huzursuzluklarının ve dünyaya ait hissetmeyişlerinin bir yansıması şeklinde ana figürlerin tecrübeleri olarak yer yer kendisini göstermektedir. Bu makalede Münih doğumlu yazar Daniel Kehlmann’ın 2016 yılında yayınlanan Gitmeliydin (Alm. Du hättest gehen sollen) adlı öykü türünde yazılmış eseri ile Türk yazar Hakan Bıçakcı’nın ilk kez 2004 yılında yayınlanan roman türünde yazılmış Boş Zaman adlı eseri evli ve küçük yaşlarda birer çocuk babası olan ana figürlerinin varoluşlarına ilişkin gerçekleştirdikleri sorgulamalar, mevcut hayatlarından uzaklaşıp gitmek yönündeki düşünceleri, bu düşüncelerin ve korkularının yansıması olarak “tekinsizlik” hissi etrafında şekillenen ve benzerlikler gösteren deneyimleri ve ruh hâlleri açısından karşılaştırılarak ele alınacaktır. 

Keywords


The feeling of uncanny generally refers to a mood that is shaped by a feeling that the person does not feel safe, that is unfamiliar to him, that frightens him and that leads him to uneasiness, that is accompanied by extraordinary images and experiences that he cannot make sense of. In addition to the extraordinary realization of experiences that cannot occur in real life under normal conditions, there may be experiences that cannot be attributed specifically to the uncanny feature, but that create a psychically uncanny feeling in the person, and the causes of such uncanny experiences can be specifically associated with the mind and psychological state of the person in question. For this reason, definite boundaries are not drawn on what the uncanny is or what will cause uncanny feelings in people. The uncanny also appears in fiction in literary works. In the works that we discuss in this article, the uncanny shows itself from time to time as the experiences of the main figures as a reflection of the mental uneasiness of the main figures and their feeling of not belonging to the world. In this article, Munich-born writer Daniel Kehlmann's work titled You Should Have Left (ger. Du hättest gehen sollen), which was published in 2016, and Turkish writer Hakan Bıçakcı's work Spare Time (tur. Boş Zaman), which was first published in 2004, will be compared and discussed in terms of the questioning of the existence of the main figures, who are married and have a child at a young age, their thoughts to move away from their current lives, their experiences and psychological states, that have similarities and that are shaped around the feeling of "uncanny" as a reflection of these thoughts and fears.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 443
Number of downloads 416

Share

Turkish Studies - Language and Literature
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.