Vakıf, bir mülkün sahibi tarafından sosyal ve dînî amaçlarla Allah rızası umularak gönüllü bir şekilde ebediyen hibe edilmesidir. Özellikle varlıklı Müslümanlar, İslam Tarihinin ilk yıllarından itibaren dînî ve sosyal sorumluluk çerçevesinde, mallarını hayır için vakfetmeye başlamışlar, yönetimler de birçok problemin çözümü olarak gördükleri vakıf kurumuna özel önem vermişlerdir. Vakıf kurumu, tarihi seyir içinde gelişmeler göstererek olgunlaşmış, Osmanlılarda ise kurumsal gelişimini tamamlayarak, dînî faaliyetler ve eğitim-öğretim başta olmak üzere sosyal hayattaki birçok hizmet bu kurumlar vasıtasıyla yerine getirilmiştir. Aynı şekilde, Osmanlılar tarafından 1398 yılında idare altına alındıktan sonra Tokat’ta da halkın birçok ihtiyacı vakıflar marifetiyle karşılanmıştır. Tespit edebildiğimiz kadarıyla, XIV. yüzyılın ikinci yarısından XV. yüzyılın ilk yarısının sonlarına kadar Tokat’ta çok sayıda vakıf kurulmuş, bunlar aracılığı ile birçok menzil, zâviye, hankâh ve başkaca hayır kurumları inşâ edilmiştir. Bu vakıfların hizmetlerinin sürekliliğini sağlamak için çok sayıda mezrâ ve köylerin gelirleri ile değirmen, hamam ve çeşitli dükkânların kazançları başta olmak üzere çeşitli akarlar tahsis edilmiştir. Vâkıfların tamamı idarî ve üst sınıfa mensup olup, bunlardan biri kadın, altısı dönemin ileri gelen yöneticilerinden, birisi ahîlerin ileri gelenlerinden, bir diğeri de dönemin dînî önderlerinden olduğu anlaşılmaktadır. Kurulan vakıfların çoğunun yarı ailevî vakıf olması, vâkıfların hayrî hizmetleri yerine getirme düşüncelerinin yanında, ellerindeki gayrimenkullerin miras yoluyla parçalanmasının önüne geçmek istediklerinin bir göstergesi olmalıdır.
The waqf/foundation is the voluntary donation of a property by its owner to social and religious purposes for the sake of Allah. Since the first years of Islamic History, Muslims have started to donate their goods for charity, and the administrations have given special importance to the institution of waqf. The foundation institution completed its institutional development by showing great developments in the Ottomans, and many services in social life, especially religious services and education, were fulfilled through this institution. Likewise, many needs of the people in Tokat, after it was conquered by the Ottomans in 1398, were met by foundations. As far as we can determine, from the second half of the XIV. century until the end of the first half of the XV. century, many foundations were established in Tokat, and many charitable institutions were built. In order to ensure the continuity of the services of these foundations, various incomes, especially the income of some hamlets and villages, have been allocated. It is understood that all of the foundations were members of the administrative and upper class, one of them was a woman, six of them were prominent rulers of the period, one of them was one of the notables of the Ahis, and the other was one of the religious leaders of the period. The fact that most of the foundations established are semi-family foundations should be an indication that they want to prevent their real estate from falling apart by inheritance, as well as their notion of performing charitable services.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.