Cumhuriyet Dönemi edebiyatının öncü isimlerinden Reşat Nuri Güntekin, Cumhuriyet’in politik ideallerini yansıtabilmek için kimi eserlerini araçsallaştırmaktan kaçınmamıştır. Dönemin sanatkârları arasında yaygın görülen bu eğilim, Reşat Nuri'nin romanlarında olduğu kadar piyeslerinde de rastlanan bir tutumdur. İncelemeye tabi tutulan Bir Yağmur Gecesi başlıklı piyes, “dirijizm” denilen iktidarın sanatı yönlendirmesi kavramı ile olan ilişkisi üzerinden incelenecektir. Tiyatronun, halka daha çabuk ve kolay nüfuz edebilen bir tür olarak algılanması, dönem iktidarının sanat çalışmalarını bu yönde teşvik etmesine neden olmuştur. Eser, bir sel felaketi yaşayan Sarıova’da, bir çiftlikte tesadüfen bir araya gelen yöre insanının ve resmi görevli kahramanların, büyük sermaye isteyen nehrin ıslahı için kendi kaynaklarını kullanmak üzere uzlaşma süreçlerini konu edinir. Sarıova kazasının, yöre insanının maddi çabalarıyla iktisadi bakımdan kalkınmasının mesajı verilmektedir. Piyes, halkın cehaletiyle savaşan, onları eğitmeyi ve onları yaşadıkları yaşam zorluklarından çıkarmayı amaç edinen ilerici karakterlerin çabaları üzerine oturtulmuştur. Öğretmen, mühendis ve müfettiş tiplerinin, Anadolu’yu ve Anadolu insanını toparlayabilmek adına halkla birlik olarak gösterdiği özverili çalışmalar semeresini verir ve elbirliğiyle iki yıl içinde Sarıova’yı dönüştürmeyi başarırlar. Dönem iktidarı, bu ve bunun gibi piyesler aracılığıyla kalkınmanın asıl aktörünün halk olduğu, gelişmenin her bireyinsorumluluğunda olduğu fikrini yerleştirmeye çalışır. Kalkınma hamlelerini devam ettirmek ve inkılâpların etkisini görmek isteyen egemen yapı için bu normal bir tutumdur. Neticesinde Sarıova, halkın Cumhuriyet ideallerine bağlı bir şekilde hareket ederek dönüştürdükleri örnek bir mekân olarak sunulur.
Reşat Nuri Güntekin, one of the leading figures in the literature of the Republican period, did not refrain from instrumentalizing some of his works in order to reflect the political ideals of the Republic. This trend, which is common among artists of the period, is an attitude found in Reşat Nuri's novels as well as his plays. The play entitled “A Night of Rain”, which is subject to review, will be examined over the relationship of power called “interventionizm” with the concept of directing art. The perception of theater as a genre that can penetrate the public more quickly and easily caused the power of the period to encourage artistic work in this direction. The work is the subject of reconciliation processes of local people and official heroes who coincidentally met on a farm in Sarıova, which experienced a flood, to use their resources for the improvement of the river, which wants great capital. The message of the sarıova accident is given by the economic development of the local people through their financial efforts. The play is based on the efforts of progressive characters who fight the ignorance of the people, aiming to educate them and remove them from the life difficulties they experience. Teacher, engineer and inspector types, Anatolia and Anatolian people in order to gather the selfless work shown as unity with the public gives the benefit and within two years they manage to transform Sarıova. The power of the period tries to place the idea that the main actor of development through this and such plays is the people, that development is on the shoulder of every individual. For a sovereign structure that wants to continue development moves and see the impact of revolutions, this is a normal attitude. As a result, Sarıova is presented as an exemplary place that the people have transformed by acting in accordance with the ideals of the Republic.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.