Millî Mücadelede İç Ayaklanmalar ve 150’likler

Author:

Number of pages:
1001-1018
Language:
Türkçe
Year-Number:
2020-Volume 15 Issue 3

Mondros Mütarekesi’nin imzalanması ve uygulanması ile Osmanlı Devleti fiilen askeri gücünü yitirmiştir. Çünkü bu mütareke adeta kayıtsız şartsız bir teslim belgesidir. Mütareke gereğince Osmanlı ordusu dağıtılmıştır. Silah, cephane, ulaşım yolları ile tüm haberleşme araçları liman ve tersaneler galip devletlerin denetimine bırakılmıştır. İtilaf Devletleri, Anadolu’nun dört bir köşesini işgal etmesiyle ülkede huzursuzluklar ortaya çıkmıştır. Anadolu, düşman istilasıyla ateşten bir çember içine alınmaya çalışıldığı sırada cephelerde bağımsızlık ve hürriyet için savaşılırken; Anadolu’nun iç bölgelerinde çıkan büyük-küçük ayaklanmalarla birçok köy ve şehir, kardeşin kardeşle boğuştuğu bir savaş alanı haline gelmiştir. Çıkarılan isyanlarla; hem millî mücadelenin gücü kırılmaya çalışılmış hem de İtilaf Devletlerinin işgalleri kolaylaşmıştır. Bu iç çatışmalardaki mal ve can kaybının bilançosu; bazı yerlerde Yunanlıların ve Ermenilerin verdirdikleri kayıpların üstündedir. Ayaklanmalar genel olarak, İstanbul hükümeti ile İtilaf Devletlerinin kışkırtmaları neticesinde çıkmıştır. Anadolu halkının büyük çoğunluğu, ayaklanma hareketlerine katılmamış ve Ankara hükümeti otoritesine sadık kalmıştır. Milli Mücadelenin kazanılmasıyla birlikte isyanlarda aktif rol alan kişiler, yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti tarafından unutulmamıştır. Bu isyanlarda kimler yer almıştır sorusuna cevap aranırken bu kişilerin bazılarının 150’liklerden olduğu anlaşılmış ve isyanlarda yer alan 150’likler bu makalenin araştırma konusunu oluşturmuştur. Bu 150 kişi hakkında, ülkeden çıkarma yöntemi ile cezalandırılmışlardır. Dünyada az rastlanan bu cezalandırma yöntemi ile 150’likler vatandaşlıktan çıkarılsalar da, daha sonra 1938 yılında bu kişiler affedilmişlerdir.

Keywords


With the signing and implementation of the Mondros Armistice, the Ottoman State actually lost its military power. Because this is an unconditional surrender document. According to the armistice, Ottoman Army was disbanded. Weapons, ammunition and transportation routes, and all means of communication, ports and shipyards were left to control of the victorious states. As the Entente States occupied all four corners of Anatolia, unrest occurred in the Anatolia. As the Entente States occupied all four corners of Anatolia, uprisings were occurred in the country. While Anatolia was trying to fighting for independence and freedom on the fronts; many villages and cities had become a battleground. With the revolts; national was tried to struggle both uprising and occupation of the Entente States. The total loss of property and life in these internal uprising in some places were over the losses caused by Greeks and Armenians. The uprisings generally occurred as a result of provocations between Istanbul government and the Entente States. The majority of the Anatolian people did not participate in the uprising movements and remained loyal to the Ankara government authority. With the victory of the National Struggle Republic of Turkey did not forget rebellion’s leaders. While seeking an answer to the question of who was involved in these revolts, it was understood that some of these people were from the 150 persona non grata and the subject of the 150 persons in the riots was the subject of the research. They were punished by the method of expulsion from country. Although they were discharged from 150 citizenships with this rare punishment method in the world, they were forgiven in 1938.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 1,344
Number of downloads 707

Share

Turkish Studies - Historical Analysis
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.