Sürdürülebilir Kalkınma Çağında Türkiye'de Japon Mühendislik Projeleri

Author:

Number of pages:
1023-1037
Language:
İngilizce
Year-Number:
2023-Volume 18 Issue 3

Japon mühendislik teknolojisi, Türkiye'nin modernleşmesinde, kıtalar arasında köprüler kurulmasında, şehirler ile yüksek hızlı demiryollarının birbirine bağlanmasında ve İpek Yolu dönemini anımsatan yeni ticaret ufuklarının açılmasında kilit rol oynadı. Bu makale üç mega proje olan Marmaray Demiryolu Tüneli, Gebze-İzmir Osman Gazi Asma Köprüsü ve Ankara Metrosu’na odaklanıp, bu projeleri sürdürülebilir kalkınma perspektifinden değerlendiriyor. Birlikte ele alındığında, bu mega projelerin benzersiz bir özelliği var: Japonya'nın teknolojik ilerlemesinin olağanüstü başarısını, dünyanın üçüncü büyük ekonomisi olma yolunda hızla ortaya çıkışını yansıtıyorlar. Buna ek olarak, yap, işlet ve devret (YİD) modellerinin örnekleri olarak, dünyanın herhangi bir yerindeki diğer mega projelerle karşılaştırılabilirler. Ancak, bu mühendislik yapılarının kullanımını en zengin kullanıcı sınıfıyla sınırlayan engelleyici derecede yüksek geçiş ücretleri de dahil olmak üzere, işletme maliyetleri konusunda endişe duyulması için nedenler vardır. Yüksek maliyetli, yüksek enflasyonlu Türkiye ortamında, tek seferlik kullanıcıların ve hatta otobüslerin geçiş ücretlerini ödeme konusunda isteksiz oldukları ve zaman alan alternatif yolları tercih etmek zorunda kaldıkları açıktır. Özel işletmeci şirketlere verilen devlet gelir garantileri yüzünden Türk vergi mükellefleri aslında köprüyü kullansalar da kullanmasalar da geçiş ücretini ödemekle yükümlü duruma gelmişlerdir. Aynı derecede önemli bir şekilde, YİD modeli gerçek zamanlı sürdürülebilirlik sorunlarına tabi olabilir. Yaklaşık 17 yıllık bir geri ödeme süresinden sonra, ilk yatırımcılar hiç şüphesiz yatırımlarını geri kazanacak ve oldukça karlı bir getiri elde edeceklerdir. Devir anında, Türk hükümetine projelerin güvenliğini ve sürdürülebilirliğini sağlamak için önemli onarım ve bakım maliyetleri yüklenebilir. Bu arada, Türkiye'deki dış borç yükümlülük seviyesi göz önüne alındığında, bu mega projelere hizmet etmenin mali yükü, ülkedeki enflasyon baskısını artıracaktır. Bu mega projelerin sürdürülebilirliği ile ilgili son bir konu gündeme gelebilir. Zaten Türkiye'deki yüksek enflasyon ortamında sürekli kullanıcılar ücret artışlarının yükünü yaşıyor. YİD sistemi kapsamında, projeler Türk hükümetine devredildiğinde, projeler önemli onarım ve yenileme masrafları gerektirebilir.

Keywords


Japanese engineering technology has played a key role in modernizing Turkey, building bridges across continents, linking cities with high-speed railways, and opening new trading horizons reminiscent of the Silk Route era. This paper is focusing on three mega projects: The Marmaray Rail Tunnel, the Gebze-Izmir Osman Gazi Suspension Bridge, and the Ankara Metro, evaluating these projects from the perspective of sustainable development. Taken together, these mega projects have one unique characteristic: They reflect the remarkable success of Japan’s technological progress, its rapid emergence to become the world’s third biggest economy. As examples of BOT (build, operate and transfer) models, they compare well with any other mega projects anywhere in the world. However, there are causes for concern over operational costs, including the prohibitively high toll charges which limit use of these engineering constructions to the wealthiest class of users. In the high-cost, high inflation Turkish environment, it is evident that single users, or even buses, are reluctant to pay the toll charges and obliged to opt for the time-consuming alternate routes. With government revenue guarantees to private operating companies, Turkish taxpayers are, in fact, obliged to pay the tolls whether they use the bridge or not. Equally significantly, the BOT system may be subject to real time sustainability problems. After a payback period of 17 years, the initial investors will, no doubt, recover their investment and realize a handsome profitable return. At the time of transfer, the Turkish government may be saddled with significant repair and maintenance costs to ensure safety and sustainability of the projects. In the meantime, given the level of foreign debt obligations in Turkey, the financial burden of servicing these mega projects is bound to add to the inflationary pressures in the country. A final issue concerning sustainability of these mega projects may be raised. Already in the inflationary environment in Turkey, the users are burdened with frequent user fee hikes. Under the BOT system, when the projects are transferred to the Turkish government, the projects may require substantial repair and refurbishing expenses.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 316
Number of downloads 326

Share

Turkish Studies-Economics,Finance,Politics
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.