Bosna Hersek’teki, savaş 1995 Dayton Barış Anlaşması (DBA) ile sonlanmıştı. Savaştan sonra en önemli süreçlerden biri de yerlerinden edinmiş mültecilerin tekrar kendi yurtlarına dönmesiydi. Bu geri dönüşlerde en dikkat çeken yerleşim birimlerinden biri de soykırımın yaşandığı Srebrenitsa’ydı. Üstelik DBA ile Srebrenitsa, Bosna Sırp Cuhuriyeti’nin (BSC) yetki alanına bırakıldı. Srebrenitsa’ya yapılan geri dönüşlerin birçok boyutları üzerinde durulmuştur. Biri insani boyutu diğerleri ise Bosna Hersek’in bütünlüğü ve Srebrenitsa’da Boşnak kimliğinin varlığını devam ettirmesi önemi açısından ele alınmıştır. Srebrenitsa’daki soykırama rağmen Boşnakların önemli bir kısmı hem geri dönüşlerle hem de yerel yönetimde Srebrenitsa’da etkinliğini artırmak için varolma mücadelesine giriştiler. Boşnak mülteciler Srebrenitsa’ya dönüş gerçekleştirse de bunların önemli bir kısmı işlevsiz geri dönüşlerdi. İşlevsiz geri dönüşlerde en önem unsur ekonomik koşulların yetersizliği ve BSC’nin geri dönüş gerçekleştiren Boşnakları kendi varlığına tehdit olarak görmesidir. İşlevsiz geri dönüşlerin belli bir süre sonra Srebrenitsa’daki Boşnak kimliği üzerinde tehdit oluşturabilme riski bulunmaktadır. Srebrenitsa da Boşnak nüfusunun yokluğu üzerine yeni bir Srebrenitsa inşa edilemeye çalışılmaktadır. Srebrenitsa’da halen sessiz soykırım devam etmektedir. Bu nedenle çalışmada Srebrenitsa’ya gerçekleşen Boşnak mültecilerin geri dönüşleri ve yerel yönetimde etkin olmak için verdikleri mücadeleler, geri dönüşler bağlamında ele alınmıştır. Diğer açıdan uluslararası adalet divanının kararına rağmen, gerek Bosna Sırp Cumhuriyeti gerekse Srebrenitsa’daki yerel yönetim tarafından Srebrenitsa’daki soykırımın hatta trajedinin anlaşılamaması özellikle Srebrenitsa’daki Boşnakların iki idari yapıya da kuşku le yaklaşmalarına neden olmaktadır. Bu da halklar arasındaki uzlaşma kültürüne olumsuz etki etmektedir. İkinci dünya savaşından sonra yaşanılan ikinci soykırım olarak Batılı güçlerin Yahudi soykırımını inkâr edenlere karşı sergilediği yaklaşımı aynı şekilde Srebrenitsa’daki Boşnak soykırımını inkâr edenlere karşı da benzer tutumu sergilemesi gerekmektedir. Bunun yanında Boşnak nüfusunun savaştan önce olduğu gibi tekrar Srebrenitsa’da yoğunlaşması BSC’yi daha kuvvetli bağlarla Bosna Hersek’e bağlıyacaktır. Gerçekte Bosna Hersek’te bugüne kadar gerçekleşen ve artık çok azalsa da bundan sonra gerçekleşecek olan geri dönüşler de önemlidir. Daha da önemli olan ise evlerine dönen mültecilerin döndükleri yerlerde kalıcı olmasıdır. Bu durum azınlık geri dönüşlerinin niteliğini göstermektedir. Azınlık geri dönüşlerin bu niteliği ülkenin karma çok kültürlü yapısına katkı sağlamada belirleyici olacaktır.
In Bosnia and Herzegovina, the war ended with the 1995 Dayton Peace Agreement (DBA). One of the most important processes after the war was the return of displaced refugees to their homelands. One of the most striking settlements in these returns was Srebrenica, where the genocide took place. Moreover, DPA and Srebrenica were left under the rule of the Bosnian Serb Republic (BSR). Many aspects of the returns to Srebrenica have been emphasized. One is humanitarian and the others are discussed in terms of the integrity of Bosnia and Herzegovina and the importance of continuing the existence of Bosnian identity in Srebrenica. Despite the genocide in Srebrenica, a significant number of Bosniaks have embarked on a struggle for existence, both with returns and in local government to increase their effectiveness in Srebrenica. Although Bosniak refugees returned to Srebrenica, most of them were dysfunctional returns. The most important factor in dysfunctional returns is the insufficiency of economic conditions and the BSC's view of returning Bosniaks as a threat to their own existence. There is a risk that dysfunctional returns may pose a threat to Bosniak identity in Srebrenica after a certain period of time. In Srebrenica, an attempt is made to construct a new Srebrenica due to the absence of the Bosnian population. Silent genocide is still going on in Srebrenica. For this reason, the return of Bosniak refugees to Srebrenica and their struggles to be effective in the local administration are discussed in the context of returns. On the other hand, the Denial of genocide in Srebrenica by both the Bosnian Republika Srpska and the local government in Srebrenica, despıte the decision of the international criminal court, causes the Bosniaks in Srebrenica to approach both administrative structures with suspicion. This negatively affects the culture of reconciliation between peoples. As the second genocide that took place after the Second World War, the Western powers should adopt a similar attitude towards the deniers of the Bosnian genocide in Srebrenica. In addition, Srebrenica, where the Bosniak population is dense, will connect the BSR to Bosnia and Herzegovina with stronger ties. Thus, it will make a significant contribution to Bosnia and Herzegovina's mixed multicultural structure as a minority return.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.