Teknolojik gelişmelerin getirdiği yenilikler pek çok şirket için rekabet ortamı oluşturduğundan dolayı, işletmelerin bu alanda uzmanlaşmayı mecburi kılmıştır. Greengard (2017) kitabında, artık yaygın olarak kabul edilen teknoloji adaptasyon eğrisi kavramını ortaya atmıştır. Bu kavramla, her yeni ürünün ya da çözümün kabaca bir çan eğrisi oluşturan, oldukça tahmin edilebilir bir gidişat izlediğini ileri sürülmüştür. Çalışmasında, teknolojiye ilk adapte olanlara "yenilikçi" adı, ikinci evreye öncü olanların ismini ise "erken adapte" olanlar, geniş kitlelere hitap edenlere ise "gelenekçiler" adı verilmiştir. Bu model hâlâ geçerliliğini korusada, son birkaç on yılda yaşam döngüsü radikal bir hızla ivme kazanmıştır. Bu nedenle, şirketler teknolojiye adapte olmalı ve şirketi içi dönüşümlerini mümkün olan en kısa sürede gerçekleştirmelidirler. Lojistik faaliyetlerin farklı sektörlerdeki işletmelerde oluşturduğu yüksek etki, lojistiğin şirketler için önemli bir değişim ve maliyet anahtarı olduğunu göstermektedir. Dijital dönüşüm kavramı kapsamında, iş süreçlerinde gidilecek teknolojik bir değişim ile lojistiğin temel unsurlarında etkin ve verimli olarak sistemleri ve süreçleri geliştirmek mümkün olmaktadır. Bu incelemede dijital dönüşüme dahil olan otomasyon sistemlerinden depolardaki stok sistemlerine kadar tüm şirket faaliyetlerine etkili çözümler sunan stratejilerinden bahsedilmiştir. Dolayısıyla lojistik faaliyetlerin bilişim teknolojileri ile desteklenerek bu etkiyi oldukça büyütmesi beklenmektedir. Çalışmamızda; çok uluslu bir üretim işletmesinin gelişiminde, lojistik faaliyetlerde bilişim teknolojilerinin kullanımının, firma üzerindeki etkilerini aktaran mülakat görüşmesine dayalı sonuçlar paylaşılmıştır. Üretim işletmesinde lojistik faaliyetlerde bilişim teknolojilerini kullanılmasıyla işletmedeki tüm organizasyon zincirinde, performans artırıcı etkisi ile ilişkisi ortaya konulmuştur.
As the innovations brought by technological developments create a competitive environment formany companies, enterprises have made it necessary to specialize in this field. In his book Greengard (2017), he introduced the concept of technology adaptation curve, which is now widely accepted. With this concept, it has been suggested that every new product or solution follows a highly predictable course, roughly forming a bell curve. In his work, those who adapted to the technology were called "innovative", and those who were pioneers in these condphase were named "earlyadapted", and those who appealed to them ases were called "traditionalists". Although this model is stil valid, the life cycle has accelerated at a radical pace in the past few decades. For this reason, companies should adapt to technology and make the irinternal transformations as soon as possible. The high impact of logistics activities in enterprises in different sectors shows that logistics is an important change and cost key for companies. Therefore, logistics activities are expected to increase this effect by supporting them within formation technologies. Within the scope of digital transformation concept, it is possible to develop systems and processes effectively and efficiently in the basic elements of logistics with a technological change in business processes. In this review, the strategies that provide effective solutions to all company activities, from automation systems included in digital transformation to stock systems in warehouses, are mentioned. In ourstudy; in the development of a multinational production company, the results based on the interview that convey the effects of theuse of information technologies in logistics activities on the company were shared. By using information technologies in logistics activities in the production enterprise, its relationship with the performance enhancing effect has been revealed in the entire organization chain in the enterprise.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.