Peygamberlerin İsmet Sıfatı ve Allah Merkezli Anlatımının Düşündürdükleri

Author:

Number of pages:
451-463
Language:
Türkçe
Year-Number:
2019-Volume 14 Issue 3

İsmet sıfatı, peygamberlerin, Allah tarafından, kötülük yapma, günah işleme ve yalan söyleme hususunda korunduğunu ifade eder. Bu sıfat, peygamberler için zaruri ve gerekli bir şeydir. Eğer peygamberler günah işleselerdi, Allah onlara uymayı emretmezdi. Çünkü Allah kullarına günah işlemeyi emretmez. Allah peygamberleri örnek alıp onlara uyulmasını emrettiğine göre peygamberlerin her türlü günahtan uzak bulunmaları aklın ve dinin bir gereğidir. Şayet peygamberlerin günah işlemeleri caiz olsaydı, o takdirde ümmet içinde günah işlemek meşru ve mubah olurdu. Allah, melek vasıtasıyla peygamberlerine gönderdiği vahyi de şeytanın müdahalesinden korumuştur. Dolayısıyla İslam dini masumdur, hata ve tahriften korunmuştur. Onu tebliğ eden Hz. Peygamber de masumdur. Kur’an ayetleri dikkatle incelendiğinde Allah merkezli bir anlatıma sahip olduğu görülecektir. Yeni bir nizam ve ilahi yapının toplumda istenilen hedefe ulaşmasını murat eden Allah, vahyin indiği toplumun sosyo ekonomik ve politik durumunu dikkate alması da beklenilen bir durumdur. Bu nedenle Âdem(as)den itibaren vahyin indiği her dönemde peygamberi ve ona indirileni ispat ve teyit niteliğinde olan mucizelerde indikleri dönem ve şartlarına uygun olduğu görülecektir. Bu anlamda paganizm kültür ve inancının etkin olduğu Mekke toplumunun İlah anlayışına doğrudan müdahale etmek için Kur’an’ın özellikle Allah merkezli bir dil kullandığı dikkatlerden kaçmayacaktır. Çünkü bu toplumun ilah anlayışında güç, tek bir ilah etrafında değil ona ortak koştukları değersiz varlıklar arasında paylaştırılmıştı. Buna karşılık olarak Kur’an, Allah merkezli bir anlatımla gücü tek olan Allah’a vermekle kalmamış, her şeyin mutlak sahibinin Allah olduğunu, kâinatta olup biten her şeyin onun irade ve dilemesi ile olduğu anlayışını da vermiştir.

Keywords


The mudifying adjective attributed to prophets denotes their innocence and inviolability againts vices, sins and falsehood. This attribute is considered to be an essential and indispensible one. If prophets ever committed sins, Allah would not ordain submission and obedience to them. It is a reasonable and religious matter of course that prophets should be free from vices since the faithful are ordered by the divine decree to take the prophets an example and obey their counsels. If prophets are even allowed to commit sins, then it would be lawful for their followers to do the same. On the other hand, the message of Allah revealed to the servants are also protected from the intervention of Satan and accordingly the religion of Islam, being innocent and inviolable, is also protected from any corruption and distortion. When the verses of the Qur'an are examined carefully, it will be seen that they have a God-based narrative. Aiming for a new order and divine structure in the society God will take into account the socio-economic and political situation of the society in which the inspired society. Therefore, every period of revelation since Adam (as), the miracles that prove and confirm the prophet and revelation are in accordance with the conditions of the period. İn this respect the Qur'an uses God-based language to directly intervene in the divine understanding of the Mecca society where paganism is active. Because in this understanding of the deity of society, power is not collected in one deity, on the contrary, power is divided between worthless assets. In contrast, the Qur'an gives God the only power in a God-based narrative, accordingly, Allah is the Mighty Owner of all things, everything that happens in the universe happens with his will.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 1,460
Number of downloads 724

Share

Turkish Studies-Comparative Religious Studies
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.