Hz. Fâtıma’nın Miras (Fedek) Talebini Konu Edinen Sünnî Rivayetlere Eleştirel Yaklaşım -1-

Author:

Number of pages:
553-576
Language:
Year-Number:
2019-Volume 14 Issue 3

Bu çalışma; Hz. Peygamber’in (s) vefatı sonrası kızı Hz. Fâtıma’nın Halife Hz. Ebû Bekir’den Miras talep ettiği ile ilgili Sünnî rivayetlerin sahihliğine yönelik eleştiriyi içermektedir. Hz. Fâtıma’nın, ve diğer Ehl-i beyt mensuplarının Hz. Peygamber’in (s) vefatı sonrasında onun Mirasını talep ettikleri halifenin ise reddettiği hususu rivayetlerin ana konusudur. Hz. Fâtıma haricinde diğer mirasçıların halifenin cevabından ikna olduğu ancak Hz. Fatma’nın miras talebinde ısrarcı olduğunu ifade eden rivayetlerin doğruluğu ciddi şüpheler taşımaktadır. Bu rivayetlerde bahsi geçtiği üzere bir miras talebinin olmadığı ancak râşid halifeler dönemi sonrası süreçte siyasi olay ve tutumların tesiriyle şekillenmiş rivayetler, gerçekte olmayan miras talebini varmış gibi yansıtmışlardır. Dört halife döneminde Hz. Peygamber’in (s) tasarrufuna uygun bir şekilde istifadeye sunulan -miras talebi iddiasına konu olan- mülkler, Emevîler döneminde bazı şahıslara ikta edilmiştir. Ehl-i beyt’in gelirinden aldığı payla nafakasını temin ettiği Fedek, siyasi baskıyla amacı dışına çıkarılınca; olası eleştirileri yahut tepkileri bastırmak için miras talebi iddiasını konu edinen rivayetler üretilmiş veya ürettirilmiştir. Kaynaklara geçinceye kadar bir hayli şekil alan bu rivayetler, Sünnî-Şiî düşünsel yaklaşımların savunma, saldırı veya fitneye alet olarak üzerinden gereksiz tartışmalar yapmalarına sebep olmuştur. Gerçekte miras talebi ile ilgili bahsi geçen tartışmaların yaşanmadığı ancak daha sonra oluşturulan algılarla yaşanmış gibi rivayetlere konu olduğu açıktır.

Keywords


This study includes criticism about the authenticity of Sunni narratives about the legacy demand of Hz. Fatima, the daughter of Hz. Prophet (bpuh), from the Caliph Hz. Abu Bakr after the death of Hz. Prophet(pbuh). It is the main subject of the narratives that Fatıma and the other Ahl al-Bayt members demanded Hz. Prophet’s (bpuh) legacy after his death and the Caliph rejected it. The accuracy of the narratives, which expresses that other heirs, except Hz. Fatima, were convinced of the Caliph's response while Hz. Fatima insisted on claiming the legacy, carries serious doubts. As stated in these narratives, there was no legacy demand but the narratives, which were shaped by the influence of political events and attitudes in the period after the Rachid caliphs, reflected as if there had been a legacy demand. In the period of the four caliphs, the properties submitted to the benefit in compliance with Hz. Prophet’s (bpuh) request, which were subject to the claim of legacy demand, were allocated to some individuals during the Umayyads. When Fedek, in which she obtained her alimony for the share she received from the Ahl al-Bayt’s income, went beyond its cause by political repression, the narratives about the claim of the legacy to suppress possible criticisms or reactions were produced or made produced. These narratives, which took a great shape until they passed to the sources, caused the Sunni-Shiite intellectual approaches to make unnecessary discussions over it by being an instrument to defense, assault or sedition. In fact, it is clear that the mentioned discussions about the request for legacy were not experienced, but became subject to narratives as if they were experienced by the perception created later.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 3,198
Number of downloads 795

Share

Turkish Studies-Comparative Religious Studies
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.