NİĞDE HÜDAVEND HATUN TÜRBESİ’NE İKONOGRAFİK YAKLAŞIM

Author:

Number of pages:
1007-1032
Language:
Year-Number:
2019-Volume 14 Issue 3

İIhanlı Hakanı Abaka Han’ın onayı ile öldürülen Anadolu Selçuklu Sultanı IV. Rükneddin Kılıç Arslan’ın kızı olan Hüdavend Hatun’un 1312 yılında kendisi için Niğde’de yaptırdığı türbe, bu çalışmanın konusunu teşkil etmektedir. Babasının ölümünün ardından 1276 yılında İlhanlı Sarayı’na Abaka Han’ın gelini olarak giden Hüdavend Hatun, eşi Argun Han’ın ölümünden (1291) sonra yurda dönmüş ve Anadolu Selçuklu Devleti’ni yıkılışa götüren olaylara tanıklık etmiştir. Anadolu Selçuklularının tarih sahnesinden çekildiği günlerde inşa ettirdiği sekizgen prizma gövdeli, piramidâl külâhlı, yüksek kaideli türbesi, mimari kuruluşu ve bezemeleriyle Türk Mezar Mimarisi’nin benzersiz örneklerindendir. Niğde’de bezemesiz olarak inşa edilen Sungur Bey Türbesi’ne mimari kuruluşuyla örnek teşkil eden Hüdavend Hatun Türbesi’nin imge ve simgelerle yüklü farklı konu ve içerikli figürlü yüksek kabartmaları bulunmaktadır. Kıvrımlı dallar arasına ve bitki saplarına işlenmiş çok sayıda kabartma insan maskına ilk kez bu yapıda rastlanmaktadır. Türbenin kuruluşunda hemen hemen tüm kültürlerde cennetle ilişkilendirilen sekiz sayısının temel alındığı ve türbenin titizlikle ana, ara ve ikincil ara yönlere uygun olarak konumlandırıldığı, hatta biçimlendirildiği görülmektedir. Bu tasarım tam bir mandala olarak dikkat çekmektedir. Kasnaktaki yanağına gözünden akan bir damla yaşla tasvir edilmiş Hüdavend Hatun’u simgeleyen taçlı kadın başı ve hemen yanındaki aslan kabartması türbenin bir hanedan üyesine ait olduğunu ilan etmektedir. Cenazelik katı gizlenmiş yapısı, Pencere ve portal düzeni, cepheleriyle bütünleşen kasnak yüzeyleri ve değişik içerik ve anlamlarda kullanılmış zengin çeşitlilikteki bezemeleri ile Niğde Hüdavend Hatun Türbesi, Anadolu Selçuklularla Moğolların ortak eski kültürlerinden gelen imge ve simgeleri çağının teknik ve sanatsal özellikleriyle yepyeni bir yorum ve uslûpla bütünleştirerek anlam bütünlüğü yakalamış öncülü ve tekrarı olmayan özgün bir mimari eserdir. Bu çalışmada, Anadolu Selçuklularının iyice çöküşe geçtikleri ve tarih sahnesinden çekildikleri bir zaman diliminde yaşayan Selçuklu Sultanı IV. Rükneddin Kılıç Arslan’ın, Fatma Hatun’dan doğan kızı Hüdavend Hatun’un tarihi kimliği ele alınmakta ve istediği biçimde varlık bulabilmesi için sağlığında yaptırdığı türbesinin mimari kuruluş ve bezemelerinde anlam aranmaktadır.

Keywords


Ilkhanid ruler Abaka Khan ordered to kill Anatolian Seljuk Sultan Rükneddin Kılıç Aslan IV, and afterwards the Sultan’s daughter Hudavend Hatun was taken and married to this ruler’s son in the year 1276. This study concentrates on the tomb of Hudavend Hatun which was made for herself in the town of Nigde on 1312 when she was alive. As the daughter in law of Ilhanid ruler Abaka Khan, Hudavend Hatun later returned to her homeland after her husband Argun Khan’s death and witnessed all the events which led Anatolian Seljuks into devastation. The tomb was made during the years leading to the collapse of the Anatolian Seljuk Empire, but its octagonal prism body, pyramidal conical roof, higher basement, architectural structure and decorations made this building one of the unprecedented examples of the Turkish Tomb architecture. This tomb was taken as a model for the tomb of Sungur Bey at Nigde which was built later without any decorations. But the tomb of Hudavend Hatun has distinguished images and symbols with relieved figures of differing contents and meanings. For the first time we see human facial masks replaced between the winding branches and on the stems of plants. The tomb built for herself highlighted with the number eight which was related to heaven (paradise) in almost every culture. The construction was meticulously situated and faced towards the main, intermediate and secondary intermediate directions, and even the shape of the building was designed very thoughtfully. Here, we also notice a complete design of a mandala. The crowned woman head with a tear drop trailing on the cheek represents Hudavend Hatun, and the adjacent lion relief emphasize the tomb belongs to a dynasty member. The building’s burial floor is hidden underneath. Its windows and portal structure, its rim surfaces and its meaningful figures and symbols along with varied decorations the tomb of Hudavend Hatun has a unique architectural entity showing the aspects of Anatolian Seljuk and Mongolian ancient common cultures possessing comprehensive figures and symbols merging with its contemporary technical and artistic features has no precedent and it is an original architectural masterpiece. This article deals with the historic identity of Hudavend Hatun, who was the daughter of the Seljuk ruler Rukneddin Kılıç Arslan IV and his wife Fatma Hatun. Their time coincided with the collapse of Anatolian Seljuks. Hudavend Hatun was personally involved in the building of her own tomb as she desired very much to have her tomb made according to her instructions. This article concentrates on the architectural structuring of this building and elaborates on the significance of its decorations.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 2,928
Number of downloads 734

Share

Turkish Studies-Social Sciences
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.